Güneş koruyucu nedir?
Güneş koruyucular, zararlı ultraviyole (UV) ışınlarının cildimize ulaşmasını ve zarar vermesini engelleyen çeşitli bileşikleri içeren ürünlerdir. Bunlar ya güneş ışınlarını yansıtarak, ya da emerek cildimizi korumaya yardımcı olurlar. Güneş koruyucular losyon, krem, yağ, jel, ve toz fondöten formunda bulunabilir.
Ultraviyole ışın ne demektir? Bize ne zararı vardır?
Ultraviyole ışın, diğer ismiyle morötesi ışınlar, elektromanyetik spektrumun bir kısmıdır. Elektromanyetik spektrum, fizikte ışınların frekans ve dalga boylarına göre ayrılıp tanımlandığı teknik bir terimdir. Bu spektrumun bir ucunda zararsız olan radyo dalgaları, diğer ucunda ise çok zararlı olan gama ışınları bulunur.
Bu spektrumdaki ışınların bir kısmı dünyamız yüzeyine düşerken, bir kısmı atmosfer tarafından emilir ve düşmezler. Gökkuşağı renkleri şeklinde olan görünür ışık dediğimiz 400 ile 700 nanometrelik kısım atmosfere düşen kısımlardan bir tanesidir. Ultraviyole ışınlar ise bazısı atmosfere düşen, bazısı düşmeyen elektromanyetik spektrumun başka bir kısmıdır. İşte bu ışınların enerjileri görünür ışığa göre daha yüksek olduğu için, bu ışınlara maruziyet bize çeşitli zararlar verebilmektedir.
UV ışınlar dalga boyları ve enerjilerine göre UVA, UVB ve UVC olarak sınıflandırılmıştır ve her birinin farklı özellikleri vardır. UVC atmosfer tarafından emilmekte ve dünyaya düşmemektedir. UVB’nin de önemli bir kısmı atmosfer tarafından emilmekte, fakat bir kısmı dünya üzerine düşmektedir. Dünyaya gelen ışınların %95’i UVA, %5’i UVB olmasına karşın, UVB daha yüksek enerjiye sahip olduğu için güneş yanıklarına ve cilt kanserlerine neden olan ışındır. UVB yazın ve açık havalarda, ayrıca güneşin dik geldiği saatlerde daha fazla dünya yüzeyine düşmekte ve bize zarar verebilmektedir. Kışın ve kapalı havalarda UVB’nin etkisi daha azdır. UVA ise bulutlardan ve camdan geçebilen, yaz-kış aynı miktarda dünya üzerine düşen ışındır, fakat uzun dönem bu ışına maruziyetin de cilde zararlı olduğu bilinmektedir. Enerjisi daha düşük olmasına rağmen cildin daha derin tabakalarına erişerek cilt yaşlanmasına ve kırışıklıklara neden olmaktadır. Dolayısı ile güneşten daha iyi korunmak için hem UVA’dan hem de UVB’den korunmalıyız ve buna uygun güneş koruyucular tercih etmeliyiz.
Güneş koruyucular bizi nereye karşı korur? Niçin güneş koruyucu kullanmalıyız?
Güneş koruyucular bizi güneş yanıklarına, lekelenmelere, cildimizin yaşlanmasına, kırışıklığına, güneş alerjilerine ve en önemlisi cilt kanserlerine karşı korur. Önlenebilir cilt yaşlanmasının başlıca sorumlusu güneştir. Cilt yaşlanması kaygısının ve kozmetik uygulamaların arttığı günümüzde, cildimizin yıpranmasını geciktirmek ve cildimizin daha genç kalmasını sağlamak için yapmamız gereken en önemli şey güneşten korunmaktır. Böylece erken cilt yaşlanması, cilt lekeleri ve kırışıklıklara karşı önlem almak mümkün olacaktır. Kozmetik sorunlar dışında güneşin diğer bir önemli zararı ise cilde oluşturduğu hasar ve cilt kanserleridir. Cilt kanserleri her geçen yıl artarak karşımıza çıkmaktadır ve bunun en önemli etkeni zararlı UV ışınlardır. Fakat bu ışınlar etkilerini bir günde yapmamaktadır. Çocukluktan beri cildimize düşen güneş ışınlarının yaptığı zarar zamanla birikmekte ve sonunda kansere neden olmaktadır. Yani çocukluktan itibaren ne kadar güneş yanığına maruz kalıyorsak ileride cilt kanserlerine karşı yakalanma oranımız o kadar yüksek oluyor. Cilt kanserleri en sık görülen kanserlerdendir. Bazal hücreli karsinom ve skuamoz hücreli karsinom dediğimiz cilt kanserleri sık görülmekte olmasına karşın, ne mutlu ki bunlar seyri çok iyi olan ve çok büyük çoğunlukla tedavi edilen kanser cinsleridir. Fakat daha nadir görülen ben kanseri (malign melanom) eğer erken teşhis edilmezse yayılma şansı ve insan ömrünü kısaltma şansı çok yüksektir. Erken teşhis halinde ise alındıkları zaman tamamen tedavi şansı yüksek olduğu için, ben taraması ve ben kanserlerinin erken teşhisi son derece önemlidir.
Aşağıda güneşin cildimiz üzerinde oluşturduğu hasarların bazılarını görebilirsiniz (cilt kanserleri fotoğraflarıyla birlikte daha sonra farklı bir başlıkta verilecektir):
Güneş koruma faktörü (SPF) ne demektir?
SPF (‘Sun protecting factor’ – güneş koruma faktörü), güneş koruyucunun, UVB ışınına karşı cilde vereceği hasarı ne kadar zaman önlediğini ölçer. Kabaca 50 faktör bir güneş koruyucu sürüldüğünde, güneşin normalde 1 dakikada ciltte yapacağı kızarıklık 50 dakikada oluşmaktadır. Gerçekteki koruyuculuk ise farklıdır. 15 SPF bir güneş koruyucu UVB’nin %93’ünü engellerken, 30 SPF %97’sini, 60 SPF ise %98’ini engellemektedir. Bu yüzden 50 SPF’den daha yüksek değerlerin yazılması yerine 50+ yazılması uygun görülmüştür. Yani yüksek SPF, güneş ışınlarını daha fazla engellemesinden ziyade, bizi güneşin etkilerinden daha uzun süre korumaya yardımcı olmaktadır. Fakat SPF yalnızca UVB ışınına karşı koruyuculuğu gösterdiği için bizi aldatmamalıdır. UVA’ya karşı da belirli koruyuculuğu olan güneş koruyucular ‘geniş spektrumlu koruyucu’ adı ile satılmaktadır. Ürün alırken SPF .. veya UVB yazısının yanında UVA da yazan, veya ‘broad spectrum’- geniş spektrum yazan güneş koruyucular tercih edilmelidir.
Güneş koruyucu kullanmak güneşin zararlarından bizi yeterince korur mu?
Hayır. Güneşten tam korunmak için en iyi metot güneşe hiç çıkmamak ve iç mekanları tercih etmektir. Özellikle yazın sabah 10 ile öğleden sonra 4 arası dış mekan aktivitelerini en aza indirgemek ve bu esnada geniş spektrumlu güneş koruyucular kullanmak önemlidir. Güneşten korunmamızı sağlayan şapka, güneş gözlüğü, ve üzerimizi örten giysiler tercih edilmelidir. Hava bulutlu bile olsa UVA’nın buluttan geçebileceği, hatta evlerimizdeki camlardan geçebileceği unutulmamalıdır. Ayrıca UV ışınların kum ve kar gibi yüzeylerden de bize yansıyacağı bilinmelidir.
Güneş koruyucu krem nasıl kullanılmalıdır?
Güneş koruyucunun etkisinin başlaması için güneşe çıkmadan 30 dakika önce cilde sürülmelidir. Sürülme masajla cildin emeceği şeklinde olmalıdır. Ayrıca ürün üzerinde yazan SPF kadar güneşten korunmamız için belirli bir miktar güneş koruyucu sürülmelidir. Mesela 50 SPF bir koruyucunun bu derecede bizi koruması için 2 mg/cm2 kadar sürülmelidir. Fakat yapılan araştırmalarda ortalama bir kullanıcının bu miktarı sürmediği ve dolayısı ile bu derecede güneşten korunulmadığı gösterilmiştir. Sürülecek koruyucu miktarı şu şekilde olmalıdır:
– Yüz: 1 çay kaşığı
– Sağ kol: 1 çay kaşığı
– Sol kol: 1 çay kaşığı
– Gövde ön ve arka: 2 çay kaşığı
– Sağ uyluk ve bacak: 2 çay kaşığı
– Sol uyluk ve bacak: 2 çay kaşığı
Parmak uzunluğu hesabına göre, eğer ürünün 2 saat boyunca bizi koruması isteniyorsa aşağıdaki şekle göre her kutu için 2 parmak boyunca uzanan ürün kadar sürülmesi gereklidir.
Güneş koruyucu kremlerin etki süresi ne kadardır? Suya ve terlemeye ne kadar dayanıklıdır?
Güneş koruyucuların etken maddeleri güneş ışınlarına maruz kaldığı sürece bozulur. Eğer dışarıdaysak, ve hatta terliyor ve suya giriyorsak güneş koruyucuların etkisi daha da hızlı azalmaktadır. Bu durumda 2 saatte bir güneş koruyucuların yeniden sürülmesi önerilmektedir. Fakat sabah işe gitmeden koruyucu sürmüş ve gün boyunca iç mekanda direkt güneş almayan yerde kalmışsak , iş çıkışı güneş koruyucunun bir miktar etkisi hala devam ediyordur. Ayrıca suya karşı yüzde yüz dayanıklı güneş koruyucu yoktur. Suya dayanıklı ‘water proof’ terimi, yerini suya dirençli ‘water resistant’ kelimesine bırakmıştır. Terlemek ve suya girmek güneş koruyucuların etkilerini azaltırlar.
Ürün alırken nelere dikkat etmeliyiz? Her cilt tipi için her güneş koruyucu uygun mudur?
Herkesin cildi farklı özelliktedir. Kimisinin yağlı, kimisinin kuru, kimisinin akneli (sivilceli), kimisinin lekeli, kimisi güneşe hassas, kimisi dirençli, kimi allerjik, kimisi esmer kimisi beyaz tenlidir. Ayrıca cildimizin de her yeri aynı özellikte değildir. Yüz cildi daha ince, daha hassastır, fakat vücudumuzun cildi daha kalındır, daha az hassastır. Dolayısıyla kullanacağımız ürünler az önce saydığım özelliklere dikkat ederek seçilmelidir. Güneş koruyucu markaların farklı cilt tipleri ve farklı kullanım amaçları için farklı ürünleri vardır. Mesela yağlı ve sivilceli bir cilde sahipsek, cildi daha da yağlandıran, kuru ciltler için üretilmiş kremler ve yağlar cildimize daha çok zarar verecek, gözenekleri kapatacak ve yağlanma ile sivilcelenmeyi artıracaktır. Aynı şekilde vücut kremleri de daha yağlı olup hassas, yağlı, yada karma yüz cildi için uygun değildir. Esmer kişiler için artık koyu renkte, ciltte beyazlama yapmayan güneş koruyucular mevcuttur. Kapatıcı olarak kullanılan, fondöten şeklinde güneş koruyucular mevcuttur. Üzerinde özel birşey yazmayan, piyasada satılan güneş koruyucu ürünler normal ciltler için geçerli olup, eğer yağlı, akneli, hassas, allerjik, kuru, kızarık, lekeli vs. gibi özel bir cilde sahipsek muhakkak doktorumuza danışarak bize uygun güneş koruyucuyu kullanmalıyız. Güneş koruyucu ürün üreten firmalar çeşitlidir. Bunlar arasından eczanelerde satılan dermokozmetik ürünler tercih edilmeli, marketlerde satılan her ürün tercih edilmemelidir. Ürünlerin rengi, kokusu, dokusu gibi özelliklerinin kişiden kişiye farklı geleceğini ve bir tanıdığınızın önerdiği ürünün sizin için de en uygun koruyucu olmayabileceği bilinmelidir. Özellikle yaz aylarında en az 30 faktör güneş koruyucular kullanılmalı, geniş spektrumlu korumaya sahip UVA’ya karşı da koruması olan, üzerinde UVA yazılı güneş koruyucular kullanılmalıdır.
Bebeklerimiz ve çocuklarımız için ne tür ürünler tercih etmeliyiz? Kaç aylıktan itibaren güneş koruyucu kullanılmasını öneriyorsunuz?
Küçük bebekler henüz gelişmelerini tam tamamlamadığından, sürülecek güneş koruyucuların bebeğe zarar verme potansiyeli vardır. O yüzden 6 aylıktan küçük bebeklere pek güneş koruyucu kullanımı önerilmemektedir. Bunun yerine bebeklerin direkt güneş ışığına maruz kalmamaları sağlanmalıdır. Güneşe mümkün olduğunca çıkılmaması ve çıkılacağında güneşi örtecek şekilde iyi giydirilmelerine dikkat edilmelidir. Bebeklikten itibaren oluşacak güneş yanıklarının ileride cilt kanserlerine yakalanmayı kolaylaştıracağını unutmayınız. 6 aylıktan büyük bebekler için de yine aynı şekilde güneş ışığından sakınma önerileri ile birlikte, güneş koruyucuların kullanımına başlanabilir. 30 ve üstü SPF koruyuculuğu olan geniş spektrumlu ürünlerin, erişkinlerde olduğu gibi güneşe çıkmadan 30 dakika önce sürülmesi ve 2 saatte bire kadar yenilenmesi önerilmektedir.
Güneş koruyucular D vitamini üretimini baskılar mı?
Güneş koruyucuların D vitamini üretimini baskılama potansiyeli olmasına rağmen, yapılan araştırmalarda önerilen şekillerde güneş koruyucu kullanan kişilerin, normal seviyelerde D vitamini sağlayacak şekilde yeterli güneş ışığı aldığı saptanmıştır. Yani D vitamini sentezlenmesi için güneşten korunmamak yanlış bir uygulamadır ve cildimiz için daha kötü sonuçlar doğurur.